18. Yüzyıl İngiliz Empirist Filozoflarında Dil ve Anlam Sorunları

Stok Kodu:
9786053641988
Sayfa Sayısı:
232
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
%25 indirimli
216,00TL
160,06TL
9786053641988
419771
18. Yüzyıl İngiliz Empirist Filozoflarında Dil ve Anlam Sorunları
18. Yüzyıl İngiliz Empirist Filozoflarında Dil ve Anlam Sorunları
160.06
Dil felsefesi en genel anlamda, dili tüm boyutlariyla kavramsal bir analize tabi tutan, insanin dili kullanma etkinligi üzerinde yogunlasan bir felsefe disiplinidir. Dilin dogasini, kökenini, yapisini ve anlam problemini felsefi analiz yoluyla ele alan bagimsiz arastirma alanidir.Dil felsefesi yeni bir disiplindir ama dil felsefesi sorulari her felsefe sorusu gibi Ilkçagdan beri su ya da bu biçimde sorulup yanitlari aranan sorulardir. Platon Kratylosta adlar ile onlarin adlandirdiklari seyler arasindaki iliskinin dogal mi yoksa uzlasimsal mi oldugunu, Aristoteles De Interpretationede seslendirdigimiz adlarin zihinde olanlarin, yazdigimiz adlarinsa seslendirdigimiz adlarin uzlasimsal simgesi olduklarini belirtir. Ortaçag boyunca sözcüklerin kavram ve nesnelerle olan iliskisi sorgulanir. 17. ve 18. yüzyillarda zihnin yapisi üzerine yazilan kitaplarin bir bölümü "Sözcükler Üzerine" dir. Ancak bütün bunlar bilginin yapisi ve kaynagi konusunda sorulan sorulara yanit verilmeye çalisilirken dil ve anlam konusunda ortaya atilan birtakim görüslerdir. Dil üstüne düsünüsün tarihi basta mantik olmak üzere bir bütün olarak felsefe tarihinden ayrilamaz. Geleneksel felsefe yapma tarzinda bilgi, dogruluk, anlam, akil gibi en önemli felsefe kategorileri üzerine düsünmek ile bu kategorileri dil yoluyla ifade etmek arasinda bir ayrima gidilmemistir. Bu yüzden günümüzde çogunlukla dil felsefesi basligi altinda yanit aranan sorunlarin önemli bir bölümü geçmiste metafizik, bilgi kurami, varlik bilgisi gibi temel felsefe dallari altinda ele alinmislardir. Bundan da anlasilacagi üzere, felsefe tarihinde dil ile zihin ya da dil ile dünya arasindaki iliskinin dogasina dair ortaya bir ögreti koymamis felsefe okulu ya da filozof yok gibidir. Bu genel çerçeve içerisinde, özünde bir anlam kurami sunma çabasindan daha çok bütün her seyi açiklama savinda olan metafizik bir dizge olan ve bu dizgide dogal yolla türetilen anlam açiklamasinin deneyim olgusunun dogasini kavrama ile temellendirilebilecegini savunan empirizmin en önemli temsilcilerinden olan 18.yüzyil empiristlerinden Locke, Berkeley ve Hume un ögretilerini incelemek önemlidir.
Dil felsefesi en genel anlamda, dili tüm boyutlariyla kavramsal bir analize tabi tutan, insanin dili kullanma etkinligi üzerinde yogunlasan bir felsefe disiplinidir. Dilin dogasini, kökenini, yapisini ve anlam problemini felsefi analiz yoluyla ele alan bagimsiz arastirma alanidir.Dil felsefesi yeni bir disiplindir ama dil felsefesi sorulari her felsefe sorusu gibi Ilkçagdan beri su ya da bu biçimde sorulup yanitlari aranan sorulardir. Platon Kratylosta adlar ile onlarin adlandirdiklari seyler arasindaki iliskinin dogal mi yoksa uzlasimsal mi oldugunu, Aristoteles De Interpretationede seslendirdigimiz adlarin zihinde olanlarin, yazdigimiz adlarinsa seslendirdigimiz adlarin uzlasimsal simgesi olduklarini belirtir. Ortaçag boyunca sözcüklerin kavram ve nesnelerle olan iliskisi sorgulanir. 17. ve 18. yüzyillarda zihnin yapisi üzerine yazilan kitaplarin bir bölümü "Sözcükler Üzerine" dir. Ancak bütün bunlar bilginin yapisi ve kaynagi konusunda sorulan sorulara yanit verilmeye çalisilirken dil ve anlam konusunda ortaya atilan birtakim görüslerdir. Dil üstüne düsünüsün tarihi basta mantik olmak üzere bir bütün olarak felsefe tarihinden ayrilamaz. Geleneksel felsefe yapma tarzinda bilgi, dogruluk, anlam, akil gibi en önemli felsefe kategorileri üzerine düsünmek ile bu kategorileri dil yoluyla ifade etmek arasinda bir ayrima gidilmemistir. Bu yüzden günümüzde çogunlukla dil felsefesi basligi altinda yanit aranan sorunlarin önemli bir bölümü geçmiste metafizik, bilgi kurami, varlik bilgisi gibi temel felsefe dallari altinda ele alinmislardir. Bundan da anlasilacagi üzere, felsefe tarihinde dil ile zihin ya da dil ile dünya arasindaki iliskinin dogasina dair ortaya bir ögreti koymamis felsefe okulu ya da filozof yok gibidir. Bu genel çerçeve içerisinde, özünde bir anlam kurami sunma çabasindan daha çok bütün her seyi açiklama savinda olan metafizik bir dizge olan ve bu dizgide dogal yolla türetilen anlam açiklamasinin deneyim olgusunun dogasini kavrama ile temellendirilebilecegini savunan empirizmin en önemli temsilcilerinden olan 18.yüzyil empiristlerinden Locke, Berkeley ve Hume un ögretilerini incelemek önemlidir.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 160,06    160,06   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat