Ab-ı Hayat

Izmir'den New York'a gitmek üzere yola çikan bir yolcu gemisindeki on üç kisi…Onlarin kimi eglenceli, kimi hüzünlü hikâyeleri. Birbirleriyle olan karmasik iliskileri. Siradan zannedilen hayatlarindaki heyecanlari ve hezeyanlari. Siradisi görünen fitratlarindaki duygudasliklari ve ruhdasliklari. Geçmisle sirlanmis aynalardaki hesaplasmalari. Geçmislerinden arinip yazgilarini degistirmeye çalismalari. Yahut yazgilarina razi olup tevekküle siginmalari...Bu kirk odali, kirk kapili romanda, yazar birbirinden farkli insan portrelerine yer veriyor, onlarin saklamak istedikleri agulu yaralarinin kabugunu kaldiriyor, kendilerinin bile bilmedigi sirlarini okuyucuya fisildiyor. Yolcularin seyahat boyunca dügüm dügüm olmus hikâyelerini ilmek ilmek çözerken, hem insan ruhunun puslu haritalarini irdeliyor, hem de bize yasadigimiz hiçbir olayin aslinda tesadüfi olmadigini gösteriyor. Tesadüf bildiklerimizin tesadüfi olmadigini…Yazgiya ve insanoglunun tabiatina dair çok renkli, çok sesli, daha ziyade panoramik bir roman…