Aydınlanmanın Diyalektiği

Stok Kodu:
9786055272630
Sayfa Sayısı:
390
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2010-01
Çeviren:
Nihat Ülner Elif Öztarhan Karadoğan
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
%10 indirimli
40,00TL
36,00TL
9786055272630
438528
Aydınlanmanın Diyalektiği
Aydınlanmanın Diyalektiği
36.00
Aydinlanma'nin Diyalektigi Frankfurt Okulunun en etkili olmus yayinidir. II. Dünya Savasi sirasinda yazilmis ve bir süre gizlice çogaltildiktan sonra 1947'de Hollanda'da kitap olarak basilmistir. Yazarlar Önsözde niyetlerini söyle açiklarlar: “Aslinda amacimiz, insanligin gerçekten insani bir duruma ulasmak yerine neden yeni bir tür barbarliga battigini anlamaktan fazlasi degildi.” Ama kitap bütün bunlarin da ötesine geçer. Bati tarihinin dogusunu ve öznelligin, mitlerde temsil edildigi üzere, dogaya karsi mücadelede kendisini tanimlamasini, günümüzün en tehdit edici deneyimleriyle baglantilandirir. Pratik hayattan koparilmis bilim, biçimsellestirilmis bir ahlak, eglence kültürünün güdümleyici dogasi ve paranoit davranis yapisi, saldirgan bir antisemitizmin aydinlanmanin sinirlarini belirledigini iddia eder. Yazarlara göre bu öz-yikimsal egilim en bastan beri aydinlanmada içkin olarak vardi; yani Nasyonal Sosyalist dehset modern tarihten bir sapma olmayip, Bati uygarliginin en temel özelliklerinin ifadesiydi. Adorno-Horkheimer'e göre Bati aklinin bu öz-yikimi, toplum ile dogaya egemen olmanin tarihsel diyalektiginden kaynaklanmaktadir. Bu ayrimi ideoloji haline getiren Aydinlanmanin izini söylencesel kökenlerine kadar sürerler. “Mit zaten Aydinlanmadir: Aydinlanma mitolojiye geri dönmektedir.” Bu paradoks Aydinlanmanin Diyalektigi'nin temel tezidir.
Aydinlanma'nin Diyalektigi Frankfurt Okulunun en etkili olmus yayinidir. II. Dünya Savasi sirasinda yazilmis ve bir süre gizlice çogaltildiktan sonra 1947'de Hollanda'da kitap olarak basilmistir. Yazarlar Önsözde niyetlerini söyle açiklarlar: “Aslinda amacimiz, insanligin gerçekten insani bir duruma ulasmak yerine neden yeni bir tür barbarliga battigini anlamaktan fazlasi degildi.” Ama kitap bütün bunlarin da ötesine geçer. Bati tarihinin dogusunu ve öznelligin, mitlerde temsil edildigi üzere, dogaya karsi mücadelede kendisini tanimlamasini, günümüzün en tehdit edici deneyimleriyle baglantilandirir. Pratik hayattan koparilmis bilim, biçimsellestirilmis bir ahlak, eglence kültürünün güdümleyici dogasi ve paranoit davranis yapisi, saldirgan bir antisemitizmin aydinlanmanin sinirlarini belirledigini iddia eder. Yazarlara göre bu öz-yikimsal egilim en bastan beri aydinlanmada içkin olarak vardi; yani Nasyonal Sosyalist dehset modern tarihten bir sapma olmayip, Bati uygarliginin en temel özelliklerinin ifadesiydi. Adorno-Horkheimer'e göre Bati aklinin bu öz-yikimi, toplum ile dogaya egemen olmanin tarihsel diyalektiginden kaynaklanmaktadir. Bu ayrimi ideoloji haline getiren Aydinlanmanin izini söylencesel kökenlerine kadar sürerler. “Mit zaten Aydinlanmadir: Aydinlanma mitolojiye geri dönmektedir.” Bu paradoks Aydinlanmanin Diyalektigi'nin temel tezidir.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 36,00    36,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat