9786057703620
457547
https://www.merkezkitabevi.com/balkanlarda-tedhis-ve-gerilla
Balkanlarda Tedhiş ve Gerilla
278.85
BALKANLARDA TEDHİŞ VE GERİLLA
Tarihte başarılar ve zaferlerden çok yenilgi ve felaketlerin, hatalardan ders çıkarmak ya
da en basit ifadeyle “yaşananları unutmamak” için anılması ve yeni gelen nesillere
aktarılması gerekmektedir. İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türk Tarihi'nde görülmüş en
büyük yenilgilerden biri olan Balkan Harbi ile alakalıdır. Bu hezimetle birlikte yaklaşık 8 ay
içinde 5 asırlık Türk hakimiyetinin olduğu Rumeli toprakları kaybedilmiş; Selanik kurşun
atılmadan Yunanlılara teslim edilmiş, Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapan Edirne,
Bulgarların istilasına uğramış, 3 milyon Türk-Müslüman Anadolu'ya hicret etmiş, Girit ve
Adalar Denizi'ndeki adalar haricinde 141.000 km 2 'lik vatan toprağı kaybedilmiştir…
Balkan Harbi'nde Yanya ve havalisinde küçük birliklerle Yunanlılar ve Sırplara karşı
gayrinizamî harekâtlar icra eden Bekir Fikri Bey'in kaleme aldığı bu eser, bir dönem
Anadolu'dan daha Türk ve Müslüman olan Balkanları kaybedişimizi tüm çıplaklığı ile gözler
önüne sermekte, 500 yıllık Türk Yurdu olan Rumeli'ne dair dimağlarımızın günümüzde nasıl
tamamen sıfırlandığını bizlere hatırlatmaktadır. Bununla birlikte Bekir Fikri Bey; B. Liddel
Hart'a, ondan yıllar önce belki ona nazire yaparak “Dolaylı Savaş” ile büyük konvansiyonel
kuvvetlere karşı galip gelinebileceğini harekâtları üzerinden anlatmakta ve gayrinizamî harbe
dair kesitler sunmaktadır.
Bu eserin yeniden yayınlanmasındaki nihai gayemiz Balkan Harbi'nde yaşanan
travmanın canlı tutulması ve hezimetin unutulmamasıdır. Zira Bekir Fikri Bey'in ikinci
bölümde yer verdiği Garibaldi Alayı'na mensup Yunanlı bir çavuşun kan donduran anıları
bugün dahi yaşanabilecek cinstendir… Bugünün paradigmasında o topraklara geri dönmemiz
uzak bir ihtimal olmasına rağmen iki nesil sonra dünyada nasıl bir “gerçeklik” olacağı
bilinmemektedir… Büyük Türk mütefekkiri merhum Ziya Gökalp'in dediği gibi “Atilla'nın
oğulları, öz yurduna el atan düşmanları” unutmaz ise belki bir gün Selanik'teki Beyaz
Kule'de yeniden Türk Bayrağı dalgalanacak, Yanya'daki Aslan Paşa Camiî'nde yine ezanlar,
salavatlar okunacaktır.
Tarihte başarılar ve zaferlerden çok yenilgi ve felaketlerin, hatalardan ders çıkarmak ya
da en basit ifadeyle “yaşananları unutmamak” için anılması ve yeni gelen nesillere
aktarılması gerekmektedir. İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türk Tarihi'nde görülmüş en
büyük yenilgilerden biri olan Balkan Harbi ile alakalıdır. Bu hezimetle birlikte yaklaşık 8 ay
içinde 5 asırlık Türk hakimiyetinin olduğu Rumeli toprakları kaybedilmiş; Selanik kurşun
atılmadan Yunanlılara teslim edilmiş, Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapan Edirne,
Bulgarların istilasına uğramış, 3 milyon Türk-Müslüman Anadolu'ya hicret etmiş, Girit ve
Adalar Denizi'ndeki adalar haricinde 141.000 km 2 'lik vatan toprağı kaybedilmiştir…
Balkan Harbi'nde Yanya ve havalisinde küçük birliklerle Yunanlılar ve Sırplara karşı
gayrinizamî harekâtlar icra eden Bekir Fikri Bey'in kaleme aldığı bu eser, bir dönem
Anadolu'dan daha Türk ve Müslüman olan Balkanları kaybedişimizi tüm çıplaklığı ile gözler
önüne sermekte, 500 yıllık Türk Yurdu olan Rumeli'ne dair dimağlarımızın günümüzde nasıl
tamamen sıfırlandığını bizlere hatırlatmaktadır. Bununla birlikte Bekir Fikri Bey; B. Liddel
Hart'a, ondan yıllar önce belki ona nazire yaparak “Dolaylı Savaş” ile büyük konvansiyonel
kuvvetlere karşı galip gelinebileceğini harekâtları üzerinden anlatmakta ve gayrinizamî harbe
dair kesitler sunmaktadır.
Bu eserin yeniden yayınlanmasındaki nihai gayemiz Balkan Harbi'nde yaşanan
travmanın canlı tutulması ve hezimetin unutulmamasıdır. Zira Bekir Fikri Bey'in ikinci
bölümde yer verdiği Garibaldi Alayı'na mensup Yunanlı bir çavuşun kan donduran anıları
bugün dahi yaşanabilecek cinstendir… Bugünün paradigmasında o topraklara geri dönmemiz
uzak bir ihtimal olmasına rağmen iki nesil sonra dünyada nasıl bir “gerçeklik” olacağı
bilinmemektedir… Büyük Türk mütefekkiri merhum Ziya Gökalp'in dediği gibi “Atilla'nın
oğulları, öz yurduna el atan düşmanları” unutmaz ise belki bir gün Selanik'teki Beyaz
Kule'de yeniden Türk Bayrağı dalgalanacak, Yanya'daki Aslan Paşa Camiî'nde yine ezanlar,
salavatlar okunacaktır.
BALKANLARDA TEDHİŞ VE GERİLLA
Tarihte başarılar ve zaferlerden çok yenilgi ve felaketlerin, hatalardan ders çıkarmak ya
da en basit ifadeyle “yaşananları unutmamak” için anılması ve yeni gelen nesillere
aktarılması gerekmektedir. İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türk Tarihi'nde görülmüş en
büyük yenilgilerden biri olan Balkan Harbi ile alakalıdır. Bu hezimetle birlikte yaklaşık 8 ay
içinde 5 asırlık Türk hakimiyetinin olduğu Rumeli toprakları kaybedilmiş; Selanik kurşun
atılmadan Yunanlılara teslim edilmiş, Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapan Edirne,
Bulgarların istilasına uğramış, 3 milyon Türk-Müslüman Anadolu'ya hicret etmiş, Girit ve
Adalar Denizi'ndeki adalar haricinde 141.000 km 2 'lik vatan toprağı kaybedilmiştir…
Balkan Harbi'nde Yanya ve havalisinde küçük birliklerle Yunanlılar ve Sırplara karşı
gayrinizamî harekâtlar icra eden Bekir Fikri Bey'in kaleme aldığı bu eser, bir dönem
Anadolu'dan daha Türk ve Müslüman olan Balkanları kaybedişimizi tüm çıplaklığı ile gözler
önüne sermekte, 500 yıllık Türk Yurdu olan Rumeli'ne dair dimağlarımızın günümüzde nasıl
tamamen sıfırlandığını bizlere hatırlatmaktadır. Bununla birlikte Bekir Fikri Bey; B. Liddel
Hart'a, ondan yıllar önce belki ona nazire yaparak “Dolaylı Savaş” ile büyük konvansiyonel
kuvvetlere karşı galip gelinebileceğini harekâtları üzerinden anlatmakta ve gayrinizamî harbe
dair kesitler sunmaktadır.
Bu eserin yeniden yayınlanmasındaki nihai gayemiz Balkan Harbi'nde yaşanan
travmanın canlı tutulması ve hezimetin unutulmamasıdır. Zira Bekir Fikri Bey'in ikinci
bölümde yer verdiği Garibaldi Alayı'na mensup Yunanlı bir çavuşun kan donduran anıları
bugün dahi yaşanabilecek cinstendir… Bugünün paradigmasında o topraklara geri dönmemiz
uzak bir ihtimal olmasına rağmen iki nesil sonra dünyada nasıl bir “gerçeklik” olacağı
bilinmemektedir… Büyük Türk mütefekkiri merhum Ziya Gökalp'in dediği gibi “Atilla'nın
oğulları, öz yurduna el atan düşmanları” unutmaz ise belki bir gün Selanik'teki Beyaz
Kule'de yeniden Türk Bayrağı dalgalanacak, Yanya'daki Aslan Paşa Camiî'nde yine ezanlar,
salavatlar okunacaktır.
Tarihte başarılar ve zaferlerden çok yenilgi ve felaketlerin, hatalardan ders çıkarmak ya
da en basit ifadeyle “yaşananları unutmamak” için anılması ve yeni gelen nesillere
aktarılması gerekmektedir. İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türk Tarihi'nde görülmüş en
büyük yenilgilerden biri olan Balkan Harbi ile alakalıdır. Bu hezimetle birlikte yaklaşık 8 ay
içinde 5 asırlık Türk hakimiyetinin olduğu Rumeli toprakları kaybedilmiş; Selanik kurşun
atılmadan Yunanlılara teslim edilmiş, Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapan Edirne,
Bulgarların istilasına uğramış, 3 milyon Türk-Müslüman Anadolu'ya hicret etmiş, Girit ve
Adalar Denizi'ndeki adalar haricinde 141.000 km 2 'lik vatan toprağı kaybedilmiştir…
Balkan Harbi'nde Yanya ve havalisinde küçük birliklerle Yunanlılar ve Sırplara karşı
gayrinizamî harekâtlar icra eden Bekir Fikri Bey'in kaleme aldığı bu eser, bir dönem
Anadolu'dan daha Türk ve Müslüman olan Balkanları kaybedişimizi tüm çıplaklığı ile gözler
önüne sermekte, 500 yıllık Türk Yurdu olan Rumeli'ne dair dimağlarımızın günümüzde nasıl
tamamen sıfırlandığını bizlere hatırlatmaktadır. Bununla birlikte Bekir Fikri Bey; B. Liddel
Hart'a, ondan yıllar önce belki ona nazire yaparak “Dolaylı Savaş” ile büyük konvansiyonel
kuvvetlere karşı galip gelinebileceğini harekâtları üzerinden anlatmakta ve gayrinizamî harbe
dair kesitler sunmaktadır.
Bu eserin yeniden yayınlanmasındaki nihai gayemiz Balkan Harbi'nde yaşanan
travmanın canlı tutulması ve hezimetin unutulmamasıdır. Zira Bekir Fikri Bey'in ikinci
bölümde yer verdiği Garibaldi Alayı'na mensup Yunanlı bir çavuşun kan donduran anıları
bugün dahi yaşanabilecek cinstendir… Bugünün paradigmasında o topraklara geri dönmemiz
uzak bir ihtimal olmasına rağmen iki nesil sonra dünyada nasıl bir “gerçeklik” olacağı
bilinmemektedir… Büyük Türk mütefekkiri merhum Ziya Gökalp'in dediği gibi “Atilla'nın
oğulları, öz yurduna el atan düşmanları” unutmaz ise belki bir gün Selanik'teki Beyaz
Kule'de yeniden Türk Bayrağı dalgalanacak, Yanya'daki Aslan Paşa Camiî'nde yine ezanlar,
salavatlar okunacaktır.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 278,85 | 278,85 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.