9789753425520
538159
https://www.merkezkitabevi.com/cizgisel-olmayan-tarih-bin-yilin-oykusu
Çizgisel Olmayan Tarih: Bin Yılın Öyküsü
223.86
Meksikali yazar, sanatçi, filozof ve bilim yazari Manuel De Landa, günümüzün en ilginç, en yaratici düsünürlerinden biri. Çizgisel Olmayan Tarih'in iddiali bir projesi var: Insanlik tarihinin çok önemli bir kesidini, enerji akislarinin, kayalarin ve mikroorganizmalarin tarihiyle iç içe anlatmak. Bu projeyi gerçeklestirirken, modern doga bilimlerindeki -çizgisel olmayan dinamikler, kendi kendine örgütlenme teorileri, yapay yasam ve yapay zeka, kaos teorisi gibi - yeni yaklasimlardan, Deleuze felsefesinden ve Braudel tarihçiliginden beslenen yazar, bu çabalariyla bir “yeni materyalizm“ anlayisinin öncü ismi haline geldi.
Bu materyalist tarih, fiziksel, biyolojik ve sosyal/kültürel dünyalarin tarihini, madde-enerji akislarinin maruz kaldigi katilasma, hizlanma ve yavaslama süreçlerinin tarihi üzerinden okuyor. Bu yüzden de insanlik tarihini, içinde yer aldigi maddi dünyadan farkli biçimlerde etkilenen, ama ayni zamanda bu maddi dünyayi çok farkli biçimlerde etkileyen karmasik bir süreç olarak ele aliyor: Çizgisel olmayan, ereksel bir “ilerleme“ izlemeyen bir tarih bu.
Kitabini, jeolojik tarih, biyolojik tarih ve dilsel tarih seklinde üç bölümde kuruyor. Her üç tarihte de düzayak belirlenimcilik ve islevselcilik yaklasimlariyla anlasilmasi mümkün olmayan benzer süreçlerin isbasinda oldugunu gösteriyor. Yine son dönemde giderek yayginlasan tavra, insani salt kültür veya dil üzerinden anlamaya çalisan “kültürel göreci“ tavra karsi tutkulu bir polemik gelistiriyor.
(Arka Kapak)
Bu materyalist tarih, fiziksel, biyolojik ve sosyal/kültürel dünyalarin tarihini, madde-enerji akislarinin maruz kaldigi katilasma, hizlanma ve yavaslama süreçlerinin tarihi üzerinden okuyor. Bu yüzden de insanlik tarihini, içinde yer aldigi maddi dünyadan farkli biçimlerde etkilenen, ama ayni zamanda bu maddi dünyayi çok farkli biçimlerde etkileyen karmasik bir süreç olarak ele aliyor: Çizgisel olmayan, ereksel bir “ilerleme“ izlemeyen bir tarih bu.
Kitabini, jeolojik tarih, biyolojik tarih ve dilsel tarih seklinde üç bölümde kuruyor. Her üç tarihte de düzayak belirlenimcilik ve islevselcilik yaklasimlariyla anlasilmasi mümkün olmayan benzer süreçlerin isbasinda oldugunu gösteriyor. Yine son dönemde giderek yayginlasan tavra, insani salt kültür veya dil üzerinden anlamaya çalisan “kültürel göreci“ tavra karsi tutkulu bir polemik gelistiriyor.
(Arka Kapak)
Meksikali yazar, sanatçi, filozof ve bilim yazari Manuel De Landa, günümüzün en ilginç, en yaratici düsünürlerinden biri. Çizgisel Olmayan Tarih'in iddiali bir projesi var: Insanlik tarihinin çok önemli bir kesidini, enerji akislarinin, kayalarin ve mikroorganizmalarin tarihiyle iç içe anlatmak. Bu projeyi gerçeklestirirken, modern doga bilimlerindeki -çizgisel olmayan dinamikler, kendi kendine örgütlenme teorileri, yapay yasam ve yapay zeka, kaos teorisi gibi - yeni yaklasimlardan, Deleuze felsefesinden ve Braudel tarihçiliginden beslenen yazar, bu çabalariyla bir “yeni materyalizm“ anlayisinin öncü ismi haline geldi.
Bu materyalist tarih, fiziksel, biyolojik ve sosyal/kültürel dünyalarin tarihini, madde-enerji akislarinin maruz kaldigi katilasma, hizlanma ve yavaslama süreçlerinin tarihi üzerinden okuyor. Bu yüzden de insanlik tarihini, içinde yer aldigi maddi dünyadan farkli biçimlerde etkilenen, ama ayni zamanda bu maddi dünyayi çok farkli biçimlerde etkileyen karmasik bir süreç olarak ele aliyor: Çizgisel olmayan, ereksel bir “ilerleme“ izlemeyen bir tarih bu.
Kitabini, jeolojik tarih, biyolojik tarih ve dilsel tarih seklinde üç bölümde kuruyor. Her üç tarihte de düzayak belirlenimcilik ve islevselcilik yaklasimlariyla anlasilmasi mümkün olmayan benzer süreçlerin isbasinda oldugunu gösteriyor. Yine son dönemde giderek yayginlasan tavra, insani salt kültür veya dil üzerinden anlamaya çalisan “kültürel göreci“ tavra karsi tutkulu bir polemik gelistiriyor.
(Arka Kapak)
Bu materyalist tarih, fiziksel, biyolojik ve sosyal/kültürel dünyalarin tarihini, madde-enerji akislarinin maruz kaldigi katilasma, hizlanma ve yavaslama süreçlerinin tarihi üzerinden okuyor. Bu yüzden de insanlik tarihini, içinde yer aldigi maddi dünyadan farkli biçimlerde etkilenen, ama ayni zamanda bu maddi dünyayi çok farkli biçimlerde etkileyen karmasik bir süreç olarak ele aliyor: Çizgisel olmayan, ereksel bir “ilerleme“ izlemeyen bir tarih bu.
Kitabini, jeolojik tarih, biyolojik tarih ve dilsel tarih seklinde üç bölümde kuruyor. Her üç tarihte de düzayak belirlenimcilik ve islevselcilik yaklasimlariyla anlasilmasi mümkün olmayan benzer süreçlerin isbasinda oldugunu gösteriyor. Yine son dönemde giderek yayginlasan tavra, insani salt kültür veya dil üzerinden anlamaya çalisan “kültürel göreci“ tavra karsi tutkulu bir polemik gelistiriyor.
(Arka Kapak)
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 223,86 | 223,86 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.