9789750705953
516305
https://www.merkezkitabevi.com/dansozun-olumu-1
Dansözün Ölümü
8.66
Insan zaman zaman durup bir düsünmek, nefes almak, rahatlamak ihtiyaci duyar. Bazen, mavi bir ufka bakarken, siyah bir göktasina dokundugumuzda, yüksek bir kayanin gölgesinde serinlerken ya da bir yelken direginin altinda sert bir rüzgâri gögüsledigimizde, karanlik bir magarada damlayan suyun yankisinda, yabani bir sesin tinilarinda ya da gece karanliginda bazen bir kadinla bir erkek arasinda giderilebilir bu ihtiyaç. Vaktiyle, milyonlarca yil önce, atalarimizin yasadigi vahsi topraklardaki hayatin yankisidir bizi çagiran. Bu mercekte medeniyet ile tanisikligimiz henüz çok taze, hala çok genç. Yeni pabuç gibi dar. Yüregimizi sikip sikistiran türden. Alip veremedigimiz pek çok hesap içindeyken, vakti zamandan çalinacak bir nefes, kisa bir tatil bedenimizi kökenine yaklastirir, özvatanina yatirir. Orada zevk hariç, bosaldiginin hiç farkina varamadigimiz, tarih öncesine ait bir yigin his yeniden dolar, tatmin bulur. Orada, onca sürede birikip de medeni karakterimize vuran deneyimin aksini görme, merhabalasma imkanina kavusuruz kisa bir anligina da olsa. Sansimiz varsa bu ziyaretten bes asagi bes yukari, yarim yamalak, belli belirsiz bir ifade yakalariz. Esip geçen bir koku, akip giden bir su, düsüp eriyen bir kar tanesi türünden varligi ile yoklugu kisacik anlara mahsus bir ifade. Kökene ait bir ifade. Okuyacaginiz bu hikâye o ifadenin pesindedir. Beynimizde hani adresini hâlâ bir türlü bilemedigimiz, anahtarlari, kilitli kapilarinin arkasinda asili duran yiginla köskten birisine nihayet bir giris yolu açan ifade.
Insan zaman zaman durup bir düsünmek, nefes almak, rahatlamak ihtiyaci duyar. Bazen, mavi bir ufka bakarken, siyah bir göktasina dokundugumuzda, yüksek bir kayanin gölgesinde serinlerken ya da bir yelken direginin altinda sert bir rüzgâri gögüsledigimizde, karanlik bir magarada damlayan suyun yankisinda, yabani bir sesin tinilarinda ya da gece karanliginda bazen bir kadinla bir erkek arasinda giderilebilir bu ihtiyaç. Vaktiyle, milyonlarca yil önce, atalarimizin yasadigi vahsi topraklardaki hayatin yankisidir bizi çagiran. Bu mercekte medeniyet ile tanisikligimiz henüz çok taze, hala çok genç. Yeni pabuç gibi dar. Yüregimizi sikip sikistiran türden. Alip veremedigimiz pek çok hesap içindeyken, vakti zamandan çalinacak bir nefes, kisa bir tatil bedenimizi kökenine yaklastirir, özvatanina yatirir. Orada zevk hariç, bosaldiginin hiç farkina varamadigimiz, tarih öncesine ait bir yigin his yeniden dolar, tatmin bulur. Orada, onca sürede birikip de medeni karakterimize vuran deneyimin aksini görme, merhabalasma imkanina kavusuruz kisa bir anligina da olsa. Sansimiz varsa bu ziyaretten bes asagi bes yukari, yarim yamalak, belli belirsiz bir ifade yakalariz. Esip geçen bir koku, akip giden bir su, düsüp eriyen bir kar tanesi türünden varligi ile yoklugu kisacik anlara mahsus bir ifade. Kökene ait bir ifade. Okuyacaginiz bu hikâye o ifadenin pesindedir. Beynimizde hani adresini hâlâ bir türlü bilemedigimiz, anahtarlari, kilitli kapilarinin arkasinda asili duran yiginla köskten birisine nihayet bir giris yolu açan ifade.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 8,66 | 8,66 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.