9786055895259
444881
https://www.merkezkitabevi.com/ekolojik-anayasa
Ekolojik Anayasa
98.02
İnsanın her şeyin ölçüsü olduğu anlayışının bir sonucu olarak gelinen bu noktada bir itirazımızı ortaya koymak üzere yola koyulduk. İnsanın yegâne hak öznesi olduğu geleneksel hukuk anlayışını sorgulamaya başladık. Biz, Yeşiller olarak, gezegenimizde gelecekteki yaşamı tehdit eder bir noktaya gelen ekolojik yıkım ortamında doğanın da bir hak öznesi olarak tanınıp tanınmayacağı sorusunun sadece bir etik veya hukuk meselesi olarak değil, bir var oluş sorunu olarak da kendini dayattığını görüyoruz. Bunu her ortamda dile getiriyoruz.
İnsanın doğa ile baş etme mücadelesinin giderek doğaya hükmetme ve kendini doğanın efendisi gibi görme noktasına gelmesini kabul etmiyoruz. İnsanın doğanın bir parçası olduğunu ve kendi varlığını sürdürebilmesinin ancak bu kabulle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada yeni bir paradigmaya ihtiyaç olduğu açıktır.
Bu anlayıştan yola çıkarak Ekolojik Anayasa konusunu tartışmaya başladık. Doğanın da bir hak öznesi olduğu inancından hareket ederek doğanın da vazgeçilmez, devredilmez haklarının anayasal güvence altına alınmasını talep ediyoruz.
İnsanın doğa ile baş etme mücadelesinin giderek doğaya hükmetme ve kendini doğanın efendisi gibi görme noktasına gelmesini kabul etmiyoruz. İnsanın doğanın bir parçası olduğunu ve kendi varlığını sürdürebilmesinin ancak bu kabulle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada yeni bir paradigmaya ihtiyaç olduğu açıktır.
Bu anlayıştan yola çıkarak Ekolojik Anayasa konusunu tartışmaya başladık. Doğanın da bir hak öznesi olduğu inancından hareket ederek doğanın da vazgeçilmez, devredilmez haklarının anayasal güvence altına alınmasını talep ediyoruz.
İnsanın her şeyin ölçüsü olduğu anlayışının bir sonucu olarak gelinen bu noktada bir itirazımızı ortaya koymak üzere yola koyulduk. İnsanın yegâne hak öznesi olduğu geleneksel hukuk anlayışını sorgulamaya başladık. Biz, Yeşiller olarak, gezegenimizde gelecekteki yaşamı tehdit eder bir noktaya gelen ekolojik yıkım ortamında doğanın da bir hak öznesi olarak tanınıp tanınmayacağı sorusunun sadece bir etik veya hukuk meselesi olarak değil, bir var oluş sorunu olarak da kendini dayattığını görüyoruz. Bunu her ortamda dile getiriyoruz.
İnsanın doğa ile baş etme mücadelesinin giderek doğaya hükmetme ve kendini doğanın efendisi gibi görme noktasına gelmesini kabul etmiyoruz. İnsanın doğanın bir parçası olduğunu ve kendi varlığını sürdürebilmesinin ancak bu kabulle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada yeni bir paradigmaya ihtiyaç olduğu açıktır.
Bu anlayıştan yola çıkarak Ekolojik Anayasa konusunu tartışmaya başladık. Doğanın da bir hak öznesi olduğu inancından hareket ederek doğanın da vazgeçilmez, devredilmez haklarının anayasal güvence altına alınmasını talep ediyoruz.
İnsanın doğa ile baş etme mücadelesinin giderek doğaya hükmetme ve kendini doğanın efendisi gibi görme noktasına gelmesini kabul etmiyoruz. İnsanın doğanın bir parçası olduğunu ve kendi varlığını sürdürebilmesinin ancak bu kabulle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada yeni bir paradigmaya ihtiyaç olduğu açıktır.
Bu anlayıştan yola çıkarak Ekolojik Anayasa konusunu tartışmaya başladık. Doğanın da bir hak öznesi olduğu inancından hareket ederek doğanın da vazgeçilmez, devredilmez haklarının anayasal güvence altına alınmasını talep ediyoruz.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 98,02 | 98,02 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.