9786059245234
469733
https://www.merkezkitabevi.com/filozof-sanatcinin-ronesansi
Filozof-sanatçının Rönesansı
31.13
Filozof-Sanatçının Rönesansı -Düşüncenin görsel devrimi üzerine bir deneme kitabının ilk bölümü, Nietzsche'nin kısa bir süre sonra bağlarını koparacağı filozof-sanatçı kavramından hareket eder. Düşünce-yaşam birlikteliğinin kopmazlığı ve söylemlerinin heterojenliği ile nitelendirilen sanatçı-felsefenin, Platon'tan bu yana süre gelen felsefe yapmanın minör bir modu olduğu kuşku götürmez elbette. Ancak yazar, Nietzsche ile paylaşılan müzik kavramının karşısına, kaynağını metafizik resmin yaratıcısı Giorgio de Chirico'nun eserinin oluşturduğu düşüncenin görsel kavramını getirir.
İkinci bölümü, Jean-Pierre Faye ile Felsefi Anlatı; Platon ve Nietzsche'nin Düşünce Tiyatrosu; düşünce tiyatrosuna metafordan çıkış izni veren Eisenstein ve Artaud ile Total İmajın pragmatiği örneği, sanatçı-felsefe kavramını tüm boyutlarıyla incelemeye alır. Filozof-sanatçı figürü yaratıcılığını diller aracılığı ile duyulardan alırken, bir yandan da sanatın ve düş gücünün kaynağının diyalogun transkültürel dinamiği olduğu gerçeğinin altını çizer.
Filozof-sanatçı, güncel kollektif düşüncelerin, atasal bireysel sanatsal uygulamaların içine yerleştirilmelerine olanak sağlar: Transkültürel diyalog ise, yaratıcılığın direndiğini, direnmekle yetinmeyip daha fazlasını hatta ve özellikle de yeni çevresine uyum sağlamak suretiyle bir kültürden diğer bir kültüre ihraç edildiğini anlatmaya çalışır, diye devam eden yazar; son olarak da, kültürlerarası diyalog ve etno-şiirin ışığında yeniden düşünülen şiirin, her türlü araçtan ve ağırlıktan arındırılmış yeni görsel düşünce kavramsallığının seçilmiş alanı olmasını önerir.
İkinci bölümü, Jean-Pierre Faye ile Felsefi Anlatı; Platon ve Nietzsche'nin Düşünce Tiyatrosu; düşünce tiyatrosuna metafordan çıkış izni veren Eisenstein ve Artaud ile Total İmajın pragmatiği örneği, sanatçı-felsefe kavramını tüm boyutlarıyla incelemeye alır. Filozof-sanatçı figürü yaratıcılığını diller aracılığı ile duyulardan alırken, bir yandan da sanatın ve düş gücünün kaynağının diyalogun transkültürel dinamiği olduğu gerçeğinin altını çizer.
Filozof-sanatçı, güncel kollektif düşüncelerin, atasal bireysel sanatsal uygulamaların içine yerleştirilmelerine olanak sağlar: Transkültürel diyalog ise, yaratıcılığın direndiğini, direnmekle yetinmeyip daha fazlasını hatta ve özellikle de yeni çevresine uyum sağlamak suretiyle bir kültürden diğer bir kültüre ihraç edildiğini anlatmaya çalışır, diye devam eden yazar; son olarak da, kültürlerarası diyalog ve etno-şiirin ışığında yeniden düşünülen şiirin, her türlü araçtan ve ağırlıktan arındırılmış yeni görsel düşünce kavramsallığının seçilmiş alanı olmasını önerir.
Filozof-Sanatçının Rönesansı -Düşüncenin görsel devrimi üzerine bir deneme kitabının ilk bölümü, Nietzsche'nin kısa bir süre sonra bağlarını koparacağı filozof-sanatçı kavramından hareket eder. Düşünce-yaşam birlikteliğinin kopmazlığı ve söylemlerinin heterojenliği ile nitelendirilen sanatçı-felsefenin, Platon'tan bu yana süre gelen felsefe yapmanın minör bir modu olduğu kuşku götürmez elbette. Ancak yazar, Nietzsche ile paylaşılan müzik kavramının karşısına, kaynağını metafizik resmin yaratıcısı Giorgio de Chirico'nun eserinin oluşturduğu düşüncenin görsel kavramını getirir.
İkinci bölümü, Jean-Pierre Faye ile Felsefi Anlatı; Platon ve Nietzsche'nin Düşünce Tiyatrosu; düşünce tiyatrosuna metafordan çıkış izni veren Eisenstein ve Artaud ile Total İmajın pragmatiği örneği, sanatçı-felsefe kavramını tüm boyutlarıyla incelemeye alır. Filozof-sanatçı figürü yaratıcılığını diller aracılığı ile duyulardan alırken, bir yandan da sanatın ve düş gücünün kaynağının diyalogun transkültürel dinamiği olduğu gerçeğinin altını çizer.
Filozof-sanatçı, güncel kollektif düşüncelerin, atasal bireysel sanatsal uygulamaların içine yerleştirilmelerine olanak sağlar: Transkültürel diyalog ise, yaratıcılığın direndiğini, direnmekle yetinmeyip daha fazlasını hatta ve özellikle de yeni çevresine uyum sağlamak suretiyle bir kültürden diğer bir kültüre ihraç edildiğini anlatmaya çalışır, diye devam eden yazar; son olarak da, kültürlerarası diyalog ve etno-şiirin ışığında yeniden düşünülen şiirin, her türlü araçtan ve ağırlıktan arındırılmış yeni görsel düşünce kavramsallığının seçilmiş alanı olmasını önerir.
İkinci bölümü, Jean-Pierre Faye ile Felsefi Anlatı; Platon ve Nietzsche'nin Düşünce Tiyatrosu; düşünce tiyatrosuna metafordan çıkış izni veren Eisenstein ve Artaud ile Total İmajın pragmatiği örneği, sanatçı-felsefe kavramını tüm boyutlarıyla incelemeye alır. Filozof-sanatçı figürü yaratıcılığını diller aracılığı ile duyulardan alırken, bir yandan da sanatın ve düş gücünün kaynağının diyalogun transkültürel dinamiği olduğu gerçeğinin altını çizer.
Filozof-sanatçı, güncel kollektif düşüncelerin, atasal bireysel sanatsal uygulamaların içine yerleştirilmelerine olanak sağlar: Transkültürel diyalog ise, yaratıcılığın direndiğini, direnmekle yetinmeyip daha fazlasını hatta ve özellikle de yeni çevresine uyum sağlamak suretiyle bir kültürden diğer bir kültüre ihraç edildiğini anlatmaya çalışır, diye devam eden yazar; son olarak da, kültürlerarası diyalog ve etno-şiirin ışığında yeniden düşünülen şiirin, her türlü araçtan ve ağırlıktan arındırılmış yeni görsel düşünce kavramsallığının seçilmiş alanı olmasını önerir.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 31,13 | 31,13 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.