9786054579457
428060
https://www.merkezkitabevi.com/guney
Güney
198.25
Bu dünyada bazi insanlar hayati cehenneme çevirmek için var; bir isi ortaya çikarmak için degil de tam tersine engellemek için harcadiklari enerji çok daha güçlü ve yogun. Ben bunun nedenini onlarin bilinçaltina bagliyorum. Kendi ugradiklari haksizliklarin daha beterini baskalarina yaparak mutlu oluyorlar.Bu kitabi gerçeklestirmeme vesile olan iki kisi Bilge Karasu ve Füsun Akatli'yi saygiyla aniyorum. “Güney” adli metni onlara adadigimi hemen fark edeceksiniz. Diger metinlerin de en az “Güney” kadar ilgiyle karsilanacagina inaniyorum.Sancar Seçkiner.“Sesini çikarmadan saatlerce araba kullandi. Dünyanin en önemli isini o yapiyormus gibi bir ruh hali içindeydi. Belirgin bir mutluluk okunuyordu yüzünden. Ayagini gaza dayamis, Greenford'da taksi sürücülügü yapar havasinda, hafif saga, kapiya yaslanmis, öylesine uyumlu ve dingin yolla akip gidiyordu. Hedefinde tam Cirrostratüs bulutlarinin odak noktasi vardi. Digerleri arka koltukta sikisip kalmisti. Aracin tek kisilik sürücü koltugu görev degisimine açik bir tesvik, konfora ulasmak içinse ciddi bir çekim kaynagiydi. Oturan bir daha kalkmak istemeyebilirdi. Sürüs yorgunlugunu asmak için belirlenen zaman çizelgeleri yol güvenliginin en elle tutulur dayanaklarindan biriydi. Yakit bitmeyecek olsa, ihtiyaç gidermenin bir gereksinim oldugu düsünülmeyecekti. Yaslilik dönemleri için yasami kolaylastirici ürünler vardir. Belli ki, o tür kolayliklar bu yolculuk için gerekli olmustu. Insan yaslaninca beyin ilk gelisim dönemine dogru hizli bir yolculuga çikar. Bilgi azalir, yorumlama yetenegi yiter. Tatli gidalara tutkulu bir düskünlük baslar. Bilim insanlari düsünme ve anlama kapasitesinin kirkbes yasindan itibaren azalmaya yüz tuttugunu saptamislar. Ölçüsüz inatçilik, onda, genç görünüsüne ragmen bu tür yaslilik belirtilerini sezinletiyordu. Bu inat ona kesin olarak varis noktasina kadar durmadan arabayi sürdürtebilirdi. Temel gereksinimlere basit çözümler üretilebiliyordu da, aracin yakitinin bitmesine ne yazik ki engel olunamiyordu. Garip bir ön yargi davranislarinda belirleyici olmustu. Mutlu görünüsüne dayali bir özgüven diye düsündük bir süre. Belki de dogasi öyleydi. Onu fazla tanimiyorduk. Sadece davranis ve mimiklerinden anlamaya çalisiyorduk. Yetersiz gözlemlerimiz onu sert, inatçi ve çok az konusan bir kisi olarak çözümlüyordu. Yasamini salt eylemle belirlenmis bir kahraman havasindaydi. Jöleli diken diken kisa saçlarinin önünde beyaz bir perçem vardi. Daha çok Aki Kaurismaki'nin filmlerinde rastladigimiz bu dünyadan kopuk kahramanlari çagristiriyordu. Pesine takacak birilerini bulmus olmasi, onun dis görüntüsünün verdigi olumsuz özelliklerinin ötesinde, bazi siradisi yeteneklerinin oldugunu kabul etmeyi gerektiriyordu. Birbirlerini çözümleme ve yorumlama biçimi Güney'i ayni zamanda ulasilmasi zor bir hedef olarak da önlerine koymustu.”
Bu dünyada bazi insanlar hayati cehenneme çevirmek için var; bir isi ortaya çikarmak için degil de tam tersine engellemek için harcadiklari enerji çok daha güçlü ve yogun. Ben bunun nedenini onlarin bilinçaltina bagliyorum. Kendi ugradiklari haksizliklarin daha beterini baskalarina yaparak mutlu oluyorlar.Bu kitabi gerçeklestirmeme vesile olan iki kisi Bilge Karasu ve Füsun Akatli'yi saygiyla aniyorum. “Güney” adli metni onlara adadigimi hemen fark edeceksiniz. Diger metinlerin de en az “Güney” kadar ilgiyle karsilanacagina inaniyorum.Sancar Seçkiner.“Sesini çikarmadan saatlerce araba kullandi. Dünyanin en önemli isini o yapiyormus gibi bir ruh hali içindeydi. Belirgin bir mutluluk okunuyordu yüzünden. Ayagini gaza dayamis, Greenford'da taksi sürücülügü yapar havasinda, hafif saga, kapiya yaslanmis, öylesine uyumlu ve dingin yolla akip gidiyordu. Hedefinde tam Cirrostratüs bulutlarinin odak noktasi vardi. Digerleri arka koltukta sikisip kalmisti. Aracin tek kisilik sürücü koltugu görev degisimine açik bir tesvik, konfora ulasmak içinse ciddi bir çekim kaynagiydi. Oturan bir daha kalkmak istemeyebilirdi. Sürüs yorgunlugunu asmak için belirlenen zaman çizelgeleri yol güvenliginin en elle tutulur dayanaklarindan biriydi. Yakit bitmeyecek olsa, ihtiyaç gidermenin bir gereksinim oldugu düsünülmeyecekti. Yaslilik dönemleri için yasami kolaylastirici ürünler vardir. Belli ki, o tür kolayliklar bu yolculuk için gerekli olmustu. Insan yaslaninca beyin ilk gelisim dönemine dogru hizli bir yolculuga çikar. Bilgi azalir, yorumlama yetenegi yiter. Tatli gidalara tutkulu bir düskünlük baslar. Bilim insanlari düsünme ve anlama kapasitesinin kirkbes yasindan itibaren azalmaya yüz tuttugunu saptamislar. Ölçüsüz inatçilik, onda, genç görünüsüne ragmen bu tür yaslilik belirtilerini sezinletiyordu. Bu inat ona kesin olarak varis noktasina kadar durmadan arabayi sürdürtebilirdi. Temel gereksinimlere basit çözümler üretilebiliyordu da, aracin yakitinin bitmesine ne yazik ki engel olunamiyordu. Garip bir ön yargi davranislarinda belirleyici olmustu. Mutlu görünüsüne dayali bir özgüven diye düsündük bir süre. Belki de dogasi öyleydi. Onu fazla tanimiyorduk. Sadece davranis ve mimiklerinden anlamaya çalisiyorduk. Yetersiz gözlemlerimiz onu sert, inatçi ve çok az konusan bir kisi olarak çözümlüyordu. Yasamini salt eylemle belirlenmis bir kahraman havasindaydi. Jöleli diken diken kisa saçlarinin önünde beyaz bir perçem vardi. Daha çok Aki Kaurismaki'nin filmlerinde rastladigimiz bu dünyadan kopuk kahramanlari çagristiriyordu. Pesine takacak birilerini bulmus olmasi, onun dis görüntüsünün verdigi olumsuz özelliklerinin ötesinde, bazi siradisi yeteneklerinin oldugunu kabul etmeyi gerektiriyordu. Birbirlerini çözümleme ve yorumlama biçimi Güney'i ayni zamanda ulasilmasi zor bir hedef olarak da önlerine koymustu.”
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 198,25 | 198,25 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.