İspinoz

Ispinoz, cenin halindeki kardes adayinin bir kus tüyü marifetiyle yok edilisine taniklik etmis isimsiz bir kahramanin kendi tarihine, daha dogrusu bebekligine yaptigi yolculugun öyküsünü anlatiyor. Kahramanimiz, ilerleyen yasina ragmen, bebekliginde bakinarak da olsa taniklik ettigi olayin etkisinden bir türlü kurtulamamistir ve bu yüzden de, ayrintilari animsamak için didinip durmaktadir. Günün birinde tesadüfen bebeklik fotografi ile karsilasir ve bu sayede kisa bir trans durumu yasar. Kardesinin yok edilisinde araç olarak kullanilan telek, zamanla bir Ispinoz kusuna dönüsür. Kahramanimiz geçmisine, bebekliginin geçtigi o los hole yolculuk yapmak istiyorsa eger, artik bu kusun kilavuzluguna basvurmak, dahasi, onunla birlikte yasamayi ögrenmek durumundadir.Psikiyatrik yardim gerektirmeyen kafa karisikligini, titizligi, mutsuzlugu, beklemeye tahammülsüzlügü, çok konusmayi bazen hepimiz yasiyoruzdur. Ve bekli de bu romanda oldugu gibi, yasadigimiz bu psikolojik durumlarin sebebine bir gün yardim almaksizin kendimiz ulasabiliriz.Ahmet Coskun, Ispinoz'da, kahramanimizin bilinçdisinda tasidigi "bebeklik öyküsünü" görmeye davet ediyor bizi.Sira disi bir kurguyla, biraz da hayati ve kendimizi yeniden görmemizi, dinlememizi istiyor.