Kafka'dan Kafka'ya

Stok Kodu:
9786056979842
Sayfa Sayısı:
240
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-01
Çeviren:
Serdar Rifat Kırkoğlu
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Kategori:
%24 indirimli
200,00TL
150,80TL
9786056979842
450187
Kafka'dan Kafka'ya
Kafka'dan Kafka'ya
150.80
Monokl'un kırmızı serisinde Maurice Blanchot Kafka okurları için olağanüstü bir yapıta imza atıyor ve Kafka'yı hiç görülmedik bir halde okurunun karşısına çıkarıyor.

Yazmak gececil şeydir; kendini karanlık güçlere bırakmak demektir, aşağıdaki bölgelere inmek, kendini saf olmayan kucaklaşmalara teslim etmektir. Bütün bu ifadeler Kafka için dolaysız bir hakikati barındırır. Karanlık büyülenmeyi, arzunun iç karartıcı parıltısını, her şeyin radikal ölümle son bulduğu geceleyin zincirlerinden boşanan şeyin tutkusunu çağrıştırır. Peki, aşağının güçleriyle neyi anlar Kafka? Bunu bilmiyoruz. Ama git gide, canlı şeylere susamış ve her türlü hakikati güçten düşürmeye muktedir olarak, sözcükleri ve hayaletimsi bir gerçekliğin yaklaşmasıyla sözcüklerin kullanımını birbirine bağlayacaktır. İşte bu yüzden son yıl arkadaşlarına yazmayı dahi neredeyse bırakacak ve özellikle de kendinden söz etmeyecektir: “Doğru, hiçbir şey yazmıyorum ama gizleyecek bir şeyim olduğundan değil. Her şeyden önce, bunu kendime son yıllarda stratejik nedenlerle bir yasa bellediğim için, sözcüklerime de mektuplarıma da güvenmiyorum; kalbimi pekâlâ insanlarla paylaşmayı istiyorum ama sözcüklerle oynayan ve onu dilleri sarkık, mektupları okuyan hayaletlerle paylaşmak istemiyorum.” Dolayısıyla sonucun kesin bir şekilde şu olması gerekirdi: artık yazmamak. Oysa sonuç bambaşkadır: “Benim için yazmak en zorunlu ve en önemli şeydir.” Ve Kafka, bizlere bu zorunluluğun nedenlerini göstermekten, hatta onları farklı mektuplarında yinelemekten geri kalmadı: eğer yazmayacak olursa delirecekti. Yazmak deliliktir, onun deliliğidir ama bu delilik onun aklıdır…

Kendinden kaçmayı isteyerek kendi saplantısına daha da batan kör uyanıklığıyla edebiyat; eğer varoluş varoluştan çıkma olanaksızlığıysa, varlık her zaman varlığa geri itilen şeyse, dipsiz derinlikte olan şey çokta dipteyse, hâlâ uçurumun temeli olan uçurumsa, kendisine karşı çarenin olmadığı çareyse, varoluş saplantısının tek tercümesidir.

MAURICE BLANCHOT
Monokl'un kırmızı serisinde Maurice Blanchot Kafka okurları için olağanüstü bir yapıta imza atıyor ve Kafka'yı hiç görülmedik bir halde okurunun karşısına çıkarıyor.

Yazmak gececil şeydir; kendini karanlık güçlere bırakmak demektir, aşağıdaki bölgelere inmek, kendini saf olmayan kucaklaşmalara teslim etmektir. Bütün bu ifadeler Kafka için dolaysız bir hakikati barındırır. Karanlık büyülenmeyi, arzunun iç karartıcı parıltısını, her şeyin radikal ölümle son bulduğu geceleyin zincirlerinden boşanan şeyin tutkusunu çağrıştırır. Peki, aşağının güçleriyle neyi anlar Kafka? Bunu bilmiyoruz. Ama git gide, canlı şeylere susamış ve her türlü hakikati güçten düşürmeye muktedir olarak, sözcükleri ve hayaletimsi bir gerçekliğin yaklaşmasıyla sözcüklerin kullanımını birbirine bağlayacaktır. İşte bu yüzden son yıl arkadaşlarına yazmayı dahi neredeyse bırakacak ve özellikle de kendinden söz etmeyecektir: “Doğru, hiçbir şey yazmıyorum ama gizleyecek bir şeyim olduğundan değil. Her şeyden önce, bunu kendime son yıllarda stratejik nedenlerle bir yasa bellediğim için, sözcüklerime de mektuplarıma da güvenmiyorum; kalbimi pekâlâ insanlarla paylaşmayı istiyorum ama sözcüklerle oynayan ve onu dilleri sarkık, mektupları okuyan hayaletlerle paylaşmak istemiyorum.” Dolayısıyla sonucun kesin bir şekilde şu olması gerekirdi: artık yazmamak. Oysa sonuç bambaşkadır: “Benim için yazmak en zorunlu ve en önemli şeydir.” Ve Kafka, bizlere bu zorunluluğun nedenlerini göstermekten, hatta onları farklı mektuplarında yinelemekten geri kalmadı: eğer yazmayacak olursa delirecekti. Yazmak deliliktir, onun deliliğidir ama bu delilik onun aklıdır…

Kendinden kaçmayı isteyerek kendi saplantısına daha da batan kör uyanıklığıyla edebiyat; eğer varoluş varoluştan çıkma olanaksızlığıysa, varlık her zaman varlığa geri itilen şeyse, dipsiz derinlikte olan şey çokta dipteyse, hâlâ uçurumun temeli olan uçurumsa, kendisine karşı çarenin olmadığı çareyse, varoluş saplantısının tek tercümesidir.

MAURICE BLANCHOT
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 150,80    150,80   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat