Kayseri Şehri ve Kayserililer

Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi, Osmanli Imparatorlugu cografyasini ve devrinin yasayan medeniyetini edebî bir dille anlatan en güzel eserdir denilse mübalaga edilmis olmaz. XVII. asrin sonlarina dogru Osmanli Imparatorlugu bütün tarihi boyunca ulasabildigi en genis memleketlere hâkim olmustur. Bu muhtesem imparatorlugun cografyasini bütün teferruati ile edebî bir üslûpla tasvir eden Evliyâ Çelebi o devrin dünyasini insanligin hafizasinda ebedîlestirmistir. Evliyâ Çelebi, Osmanli ihtisamini hemen bütün sehir ve kasabalari, hatta bazi köyleri ile bu muazzam ve muhtesem eserinde tasvir etmistir. Kayseri sehri de o devrin büyük ve ehemmiyetli yerlesim merkezlerinden birisidir. Evliyâ Çelebi'nin Kayseri sehri hakkinda yazdiklarinin ne oldugunun bilinmemesi bu sehrin tarihi yani geçmisi ve medeniyet faaliyetleri ile alâkadar olanlar için büyük bir eksiklik olacagi izahina lüzum bulunmayan bir hakikattir. Evliyâ Çelebi, Kayseri'yi de diger sehir ve kasabalar gibi cografî vaziyet, tarihî gelisme, sehir yapilanmasi, gündelik hayat, iktisadî faaliyetler, edebî ve ilmî çalismalar, mimarî, dinî yasayis, eglence hayati, tasavvufu, hatta menkibeleri vs. yönleriyle o güzel üslûbuyla canli ve renkli bir sekilde tasvir etmistir.Kayseri'nin sosyal hayati hakkinda görerek yazdiklari belki de bu sehrin en orijinal taraflarini hiçbir eserin tasvir edemedigi ölçüde ortaya koymaktadir. Çünkü o, burada insan unsurunu, halkin adlarini, meshurlarini, sehir halkinin tabiatini, ahlâkini, etnik durumunu, lisanlarini, dinî vaziyetini, sosyal tabakalarini, eglence ve spor hayatini da islemektedir. Böylece Kayseri'de M. XVII. asirda yasanan hayat canli bir sekilde seyahatnâmenin satirlarindan okuyucunun hafizasina geçerek yerlesmektedir.(Tanitim Bülteninden)