9789755390680
549401
https://www.merkezkitabevi.com/modernligin-sonuclari
Modernliğin Sonuçları
121.68
Neredeyse yüz elli yildir modernlesme ideolojisiyle yönlendirilen bir ülkede yasiyoruz. Düsünce iklimimize, Aydinlanma iyimserligi ve pozitivizmle malul bir "Baticilik" ile tekrar tekrar gelenekler "icat ederek" (en son Islamcilik biçiminde) "özkültürümüze" dönmekten yana olan bir "gelenekçilik" arasindaki kisir çekisme hakim! Daha kimse modernligin ne oldugu konusunda net bir görüse sahip degilken, isin içine postmodernlik tartismalari da girince manzara iyice tuhaflasti. Postmoderni, modernlik öncesi dönüs imkani olarak çarpitanlar da çikarken; solun malum bir kesimi bunu yeni bir tür gericilik diye görüp rehavetini sürdürmeyi seçti. Biz, modernlikle ilgili tartismalarin sosyalist solun kendini yeniden tanimlama girisimiyle dogrudan ilintili oldugunu düsünüyor ve bu tartismalari vazgeçilmez buluyoruz.Anthony Giddens'in "Modernligin Sonuçlari" adli yapiti postmodern bir döneme geçildigini reddetmesiyle ve modernligin dogasini açiga çikarmak için bir dizi yeni kavram gelistirmesiyle son derece özgün bir kitap. Ona göre postmodern bir dönemde degil modernligin sonuçlarinin radikallesip evrensellestigi bir dönemde yasiyoruz. Modernligin temel parametreleri olan kapitalizm, endüstriyalizm ve ulus-devlet belirleyici önemlerini hala sürdürüyorlar. Ancak Giddens bu tespitten daha öteye gidiyor. Risk-güven, zaman-uzam uzaklasmasi, soyut uzmanlik sistemleri, küresellesme ve ontolojik güvenlik gibi kavramlar üzerinde durarak modernlige özgü kurumlarin insanlarin dünyayi ve kendilerini algilayis biçimlerini nasil köklü ve geri dönüssüz bir biçimde degistirdigini gözler önüne seriyor. Modernlik sürecinin çok önemli bir boyutunun, kisinin kendisi hakkinda sürekli düsünce üretip bu düsünceleri kendi yapisinin bir parçasi haline getirmesi, yani düsünümselligi oldugunu belirtiyor. Modernlik bir yandan insanlarin çogu için daha güvenlikli ve zengin bir hayatin yolunu açarken, bir yandan da karsi çikilmazsa yeryüzündeki insan hayatinin sonunu getirecek global risklere de sahiptir (askeri gücün korkutucu oranlarda büyümesi, çevre felaketi, otoriter yönetim biçimleri vs.) diyor. Bu anlamda modernligin "ötesine" geçmek için de yeni toplumsal hareketlerin basini çektigi özgürlesme politikalarinin yaninda, insanlarin kendilerini birer proje olarak insa etmelerine dayanan yasam politikalari gelistirme gerekliligine isaret ediyor.Insanligin içinde bulundugu durumu ve gelecekten neler umabilecegimizi anlamak için son derece önemli bir kitap."Günümüz toplumsal teorisinin önde gelen figürlerinden biri olarak Giddens'in postmodernizm tartismalarina verdigi yanitin Türkçe'ye kazandirilmasi, hem konu açisindan, hem de sosyolojinin hâlâ büyük ölçüde modernles(tir)meci bakis açisinin süzgecinden geçmis ders kitaplarindan okutuldugu Türkçe ögrenim yapilan üniversitelerin yararlanabilecegi literatüre zenginlestirici ve daha önemlisi düzeltici bir katki olmasi açisindan önemli ve kutlanilmasi gerek."
Neredeyse yüz elli yildir modernlesme ideolojisiyle yönlendirilen bir ülkede yasiyoruz. Düsünce iklimimize, Aydinlanma iyimserligi ve pozitivizmle malul bir "Baticilik" ile tekrar tekrar gelenekler "icat ederek" (en son Islamcilik biçiminde) "özkültürümüze" dönmekten yana olan bir "gelenekçilik" arasindaki kisir çekisme hakim! Daha kimse modernligin ne oldugu konusunda net bir görüse sahip degilken, isin içine postmodernlik tartismalari da girince manzara iyice tuhaflasti. Postmoderni, modernlik öncesi dönüs imkani olarak çarpitanlar da çikarken; solun malum bir kesimi bunu yeni bir tür gericilik diye görüp rehavetini sürdürmeyi seçti. Biz, modernlikle ilgili tartismalarin sosyalist solun kendini yeniden tanimlama girisimiyle dogrudan ilintili oldugunu düsünüyor ve bu tartismalari vazgeçilmez buluyoruz.Anthony Giddens'in "Modernligin Sonuçlari" adli yapiti postmodern bir döneme geçildigini reddetmesiyle ve modernligin dogasini açiga çikarmak için bir dizi yeni kavram gelistirmesiyle son derece özgün bir kitap. Ona göre postmodern bir dönemde degil modernligin sonuçlarinin radikallesip evrensellestigi bir dönemde yasiyoruz. Modernligin temel parametreleri olan kapitalizm, endüstriyalizm ve ulus-devlet belirleyici önemlerini hala sürdürüyorlar. Ancak Giddens bu tespitten daha öteye gidiyor. Risk-güven, zaman-uzam uzaklasmasi, soyut uzmanlik sistemleri, küresellesme ve ontolojik güvenlik gibi kavramlar üzerinde durarak modernlige özgü kurumlarin insanlarin dünyayi ve kendilerini algilayis biçimlerini nasil köklü ve geri dönüssüz bir biçimde degistirdigini gözler önüne seriyor. Modernlik sürecinin çok önemli bir boyutunun, kisinin kendisi hakkinda sürekli düsünce üretip bu düsünceleri kendi yapisinin bir parçasi haline getirmesi, yani düsünümselligi oldugunu belirtiyor. Modernlik bir yandan insanlarin çogu için daha güvenlikli ve zengin bir hayatin yolunu açarken, bir yandan da karsi çikilmazsa yeryüzündeki insan hayatinin sonunu getirecek global risklere de sahiptir (askeri gücün korkutucu oranlarda büyümesi, çevre felaketi, otoriter yönetim biçimleri vs.) diyor. Bu anlamda modernligin "ötesine" geçmek için de yeni toplumsal hareketlerin basini çektigi özgürlesme politikalarinin yaninda, insanlarin kendilerini birer proje olarak insa etmelerine dayanan yasam politikalari gelistirme gerekliligine isaret ediyor.Insanligin içinde bulundugu durumu ve gelecekten neler umabilecegimizi anlamak için son derece önemli bir kitap."Günümüz toplumsal teorisinin önde gelen figürlerinden biri olarak Giddens'in postmodernizm tartismalarina verdigi yanitin Türkçe'ye kazandirilmasi, hem konu açisindan, hem de sosyolojinin hâlâ büyük ölçüde modernles(tir)meci bakis açisinin süzgecinden geçmis ders kitaplarindan okutuldugu Türkçe ögrenim yapilan üniversitelerin yararlanabilecegi literatüre zenginlestirici ve daha önemlisi düzeltici bir katki olmasi açisindan önemli ve kutlanilmasi gerek."
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 121,68 | 121,68 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.