9786053422976
416034
https://www.merkezkitabevi.com/nefha-seyh-sadreddin-konevi-esintileri
Nefha Şeyh Sadreddin Konevi Esintileri
181.68
"Sessizligin kapilari ve gözleri var. Bütün kapilardan geçmek istiyordu Hasan. Âlemlerin Efendisi, en serefli insanin mührüyle, rizasiyla geçmek. Güle güle seve seve ölmek. Esyanin da kendine mahsus bir bilgisi, arkasi, muradi var. Güller kokuyor, "Mahbup Habib" tomurcuklaniyor. Sadreddin, Mevlâna, Muhyiddin rayihasi yayiliyor. Bir ari, ask kaniyla boyanmis, büyüleyici bir çiçege dogru, toz kanatlariyla uçuyor. Hasan, vizz'ildiyor.Haykirmak bagirmak çagirmak; toz hafifligi ve hürriyetiyle havaya suya topraga karismak istiyordum. Ruhumdan çaglayanlar, okyanuslar geçiyordu. Tasacak, köpürecek, zevkle infilâk edecek gibiydim. Yildirim düsse, kasirga çarpa çarpa yerden yere vursa, dünya bütün mihnetiyle üstüme yikilsa gam kasavet çekmez, ezilmez sönmez sinmez, ölmezdim. Kimin yüzündendi? Içimde çakilmis, dikilmis, perçinlenmis gözler vardi. Dalis, hatta batis duygusu veren gözler: Sadreddin'in gözleri… Senin Kalûbela'yi hatirlatan gözlerin. Bazen Mevlâna'dan bakardi. Ulu Seyh Muhyiddîn'i tasirdi. Hem yaram, hem dermanimdi. Sadr sadra akti.Sayili nefesleri canlandirabilmek, anlamlandirabilmek için. Yüklü oldugunu hissettigim seylerin gücüyle titredim. Kiliç gibiydim. SADR'IN gög(s)ündeydim. Söylemeye çekindim. Inanamiyordum. Tasin zikrini isittim." 13. yüzyildan günümüze huzur, muhabbet nefesleri. Bir Hazine'ye, Seyh Sadreddin Konevî'ye yaklasim denemesi.(Tanitim Bülteninden)
"Sessizligin kapilari ve gözleri var. Bütün kapilardan geçmek istiyordu Hasan. Âlemlerin Efendisi, en serefli insanin mührüyle, rizasiyla geçmek. Güle güle seve seve ölmek. Esyanin da kendine mahsus bir bilgisi, arkasi, muradi var. Güller kokuyor, "Mahbup Habib" tomurcuklaniyor. Sadreddin, Mevlâna, Muhyiddin rayihasi yayiliyor. Bir ari, ask kaniyla boyanmis, büyüleyici bir çiçege dogru, toz kanatlariyla uçuyor. Hasan, vizz'ildiyor.Haykirmak bagirmak çagirmak; toz hafifligi ve hürriyetiyle havaya suya topraga karismak istiyordum. Ruhumdan çaglayanlar, okyanuslar geçiyordu. Tasacak, köpürecek, zevkle infilâk edecek gibiydim. Yildirim düsse, kasirga çarpa çarpa yerden yere vursa, dünya bütün mihnetiyle üstüme yikilsa gam kasavet çekmez, ezilmez sönmez sinmez, ölmezdim. Kimin yüzündendi? Içimde çakilmis, dikilmis, perçinlenmis gözler vardi. Dalis, hatta batis duygusu veren gözler: Sadreddin'in gözleri… Senin Kalûbela'yi hatirlatan gözlerin. Bazen Mevlâna'dan bakardi. Ulu Seyh Muhyiddîn'i tasirdi. Hem yaram, hem dermanimdi. Sadr sadra akti.Sayili nefesleri canlandirabilmek, anlamlandirabilmek için. Yüklü oldugunu hissettigim seylerin gücüyle titredim. Kiliç gibiydim. SADR'IN gög(s)ündeydim. Söylemeye çekindim. Inanamiyordum. Tasin zikrini isittim." 13. yüzyildan günümüze huzur, muhabbet nefesleri. Bir Hazine'ye, Seyh Sadreddin Konevî'ye yaklasim denemesi.(Tanitim Bülteninden)
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 181,68 | 181,68 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.