Periler Burcu III

Ugurlu kanatlarim bir gece vakti sokak lambasinin dibine çöktü. Soguk degisken havayi cigerlerime çektim. Bütün küskünlüklere teshis koyamam ama tehlikeli sogukkanliligin, ön yargi süzgeçlerinden sizdigini söyleyebilirim. Tek sir; sadece etrafinizdaki olup biteni izlemektir. Hayatin özü budur. Orada ne kadar yasayacaginizi öncesini, sonrasini ve sizi nelerin bekledigini görebilirsiniz. Yargi kanatlarim, istekli sazliklardan beni buraya getirdiginde, ürkütücü kelebekler karsiliksiz korkuyla kisa bir ömrü seçtiler. Gökyüzü ve sehir sadece bir gün yasamayi, kusurlu perdeler korkup gizli kalmayi, savasçi ates ise kayip küllere feda etti kendisini. Ikilikten sonra bir ögle vaktine yakindi, alti harf sonra yaratildim. Zavalli bir piyanonun yani basinda, kullugun baskentine, yazmanin kapisindan girdim. Iç acitici söhretimi uzak bir gecede kaybettim, okunmamis özgürlügümü de. Hiç bir göçebe kelimenin ruhunu kitaplara mahkûm etmedim. Ben Alpogan; epeyce inanç toplayarak, itibarli derin damarlarin topragindan kan çekerek yaniniza çiktim. Kimseyi suçlayamam, bütün bunlari ben istedim hayati kanirtarak yasamayi, ölümün kenarindan siyrilmayi. Bütün bunlari ben istedim…Alpogan