Ruhum Kıyama Kalktı

Son arzusunu yerine getirdim. Gögsüne çekistirdigi hançeri ellerimle kalbine yavasça iteklerken, ben tüm cihanin altinda kalmisçasina bezmis ve bitkin, Güle ise ismi gibi gülen gözleriyle huzurluydu. Ya Rabbim! Nasil bir imtihandaydim. Sevdigim kadinin, dogmamis evlâdimin canini almaya mecbur birakacak kadar büyük, nasil bir günah isledim ki bana bunu reva gördün? Kollarimda son nefesini veren Güle'nin kulagina gözyaslari içinde son kez fisildadim. "Ahirimiz bir olacak nazli gülüm. Bekleyin beni… O cennet bahçesinde bekleyin beni…"Geriye kalan hayatimi bir izdirap, bir an önce bitmesini istedigim bir zulüm haline getiren gün iste o gün, Güle'nin yüregine sapladigim hançerle canina kiydigim o an oldu. Yillarca kendi "Seb-i Arus"umun yollarini gözlememe neden olan an, iste o andi. Ve iste o an "RUHUM KIYAMA KALKTI" Romanin kahramani, daha sonra Nebi adini alan Ahmet Ziya, Istanbul'dan Sarikamis Harekati'na katilmak üzere yola çikmis, hezimet ile sonuçlanan harekatin ardindan Erzurum'da kalmis edebiyat düskünü bir gençtir. Eser Ahmet Ziya (Nebi)'nin gözünden; önceleri Ermeni çetelerinin yaptiklari baskinlarla karsi karsiya kalan yöre halkinin, Rus isgali ile birlikte kendilerini acimasiz bir kiyimin içinde bulmalarini, Bolsevik isyaninin baslamasiyla birlikte bölgeyi terk eden Rus birliklerinin ardindan, Ermeni komitecileri tarafindan insanlik disi iskenceleri, tecavüzleri, cinayetleri, toplu katliamlari ve tam manasiyla sistematik bir biçimde yapilan soykirimi anlatmaktadir. Okurlar, romanin kahramani Nebi, Güle, Hati Ana,Abus ve digerleri ile kendilerini yasanan acilarin dramatik sahnelerinde bulacaklar, tarihin bu dönemine ilk kez zulme maruz kalanlarin gözünden bakma firsati yakalayacaklardir.(Tanitim Bülteninden)