9789758717811
559649
https://www.merkezkitabevi.com/sosyoloji-kuramlari-tarihi
Sosyoloji Kuramları Tarihi
273.00
Platon ve Aristoteles gibi antik düsünürlerde topluluk düzenine ve onun sekillerine dair birçok düsünce, hattâ sistemlesmis düsünce bulmak zor degildir. Ortaçag'in Batili ve Dogulu sayisiz düsünüründe de ayni seye rastlayabiliriz. Keza bunlara modern zamanlarin düsünürleri de eklenebilir.Belli tarihsel dönemlerde, toplumsal hareketler, yatagina sigmayan bir irmak gibi içinde bulunduklari 'devlet' kalibindan tasmis, kurtulmuslardir. Fransiz Devrimi ideallerinin ve sanayilesmenin baslangiç çaginda ilk makine ve fabrikalarla birlikte toplumsal gerçeklikte görülmemis bir degisim baslar. Ve böylelikle söz konusu gerçeklikte neler olup bittigini, topluluk olaylarinin akisina hangi yasalarin hâkim oldugunu ögrenmek ve bilmek geregi dogar. Kendine özgü yasalari bulunan toplumu, bilimsel olarak incelemek ve degisim yasalarini kesfetmek isi bir zorunluluk haline gelmistir. Bu ise, tamamiyla soyut ve bilimsel anlamda bir ugrasi olup, yepyeni bir bilimin alanini olusturur. Ilk sosyologlar iste bu kosullar içinde ortaya çikar. Sanayi toplumunun belirdigi ve kuruldugu her yerde sosyoloji de yeniden kurulur.Kendisini büyük bir coskuyla toplumsal hareketlerin yasalarini ögrenmeye veren bu yeni bilgi dali, kisa zaman içinde ustalarini yetistirmekte zorlanmaz. Comte, Saint-Simon, Spencer, Durkheim, Le Play, Pareto, Weber, Tönnies, ve Simmel gibi isimler bu büyük yapinin harcina katki vererek çagdas sosyolojinin altyapisini hazirlarlar.Elinizdeki kitap iste bu isimlerin ve bir dönemin tarihsel serimlemesi olarak addedilebilir. Bu kitap Alman sosyoloji gelenegine dogrudan nüfuz eden Dil ve Tarih-Cografya Fakültesi'nin unutulmaz hocalarindan Hans Freyer'in sosyoloji tarihi çalismasidir. Ve bu çalisma, “bilimlerin prensi” olan sosyolojinin dogus asamasinda ortaya çikan tezlerin dogrudan ve 'içeriden' bir kisi olarak tanikligini yapmaktadir.
Platon ve Aristoteles gibi antik düsünürlerde topluluk düzenine ve onun sekillerine dair birçok düsünce, hattâ sistemlesmis düsünce bulmak zor degildir. Ortaçag'in Batili ve Dogulu sayisiz düsünüründe de ayni seye rastlayabiliriz. Keza bunlara modern zamanlarin düsünürleri de eklenebilir.Belli tarihsel dönemlerde, toplumsal hareketler, yatagina sigmayan bir irmak gibi içinde bulunduklari 'devlet' kalibindan tasmis, kurtulmuslardir. Fransiz Devrimi ideallerinin ve sanayilesmenin baslangiç çaginda ilk makine ve fabrikalarla birlikte toplumsal gerçeklikte görülmemis bir degisim baslar. Ve böylelikle söz konusu gerçeklikte neler olup bittigini, topluluk olaylarinin akisina hangi yasalarin hâkim oldugunu ögrenmek ve bilmek geregi dogar. Kendine özgü yasalari bulunan toplumu, bilimsel olarak incelemek ve degisim yasalarini kesfetmek isi bir zorunluluk haline gelmistir. Bu ise, tamamiyla soyut ve bilimsel anlamda bir ugrasi olup, yepyeni bir bilimin alanini olusturur. Ilk sosyologlar iste bu kosullar içinde ortaya çikar. Sanayi toplumunun belirdigi ve kuruldugu her yerde sosyoloji de yeniden kurulur.Kendisini büyük bir coskuyla toplumsal hareketlerin yasalarini ögrenmeye veren bu yeni bilgi dali, kisa zaman içinde ustalarini yetistirmekte zorlanmaz. Comte, Saint-Simon, Spencer, Durkheim, Le Play, Pareto, Weber, Tönnies, ve Simmel gibi isimler bu büyük yapinin harcina katki vererek çagdas sosyolojinin altyapisini hazirlarlar.Elinizdeki kitap iste bu isimlerin ve bir dönemin tarihsel serimlemesi olarak addedilebilir. Bu kitap Alman sosyoloji gelenegine dogrudan nüfuz eden Dil ve Tarih-Cografya Fakültesi'nin unutulmaz hocalarindan Hans Freyer'in sosyoloji tarihi çalismasidir. Ve bu çalisma, “bilimlerin prensi” olan sosyolojinin dogus asamasinda ortaya çikan tezlerin dogrudan ve 'içeriden' bir kisi olarak tanikligini yapmaktadir.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 273,00 | 273,00 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.