9789944989428
569787
https://www.merkezkitabevi.com/tedirgin-hazlar
Tedirgin Hazlar
136.50
Kafka'yi nasil bilirdiniz? Aile kavrami zihninizdeki hangi ormanlara karsilik geliyor? Bir öykü en fazla kaç farkli biçimde anlatilabilir? Artik handiyse bir fenomen haline gelmis olan Gregor Samsa'nin varolusu ne böcek ne insan olabildigi karanlik, uçurumlu arafta nasil sarkaçlara tutunuyordu? Postmodern dünyanin bombalari yüregi kaç sizofrenik parçaya böler? Zaman mi görecelidir, yoksa hepimiz farkli aynalarda hep gözlerimizden vurularak mi öldürülürüz?Lance Olsen, Tedirgin Hazlar'da bir arayi, bir araligi, umudun durmadan yalnizlikla yer degistirdigi çikissiz bir kendine kapanisi, çocukluga, yoksulluga, siddete, sefillige ve bencillige teyelliyor. Bütün fenerleri en çok korktugumuz yerlerimizde gezdiriyor. Kliselerden bambaska bir özgünlüge ulasiyor. Nietzsche'nin Öpücükleri'nde sektirdigi taslari, -biri ceset- bes kisilik bir ailenin ve onlarin hizmetçilerinin, kiracilarinin, komsularinin, sevgililerinin kucagina düsürüyor. Dönüstügümüz 'seylere' hüzünlü, alayci, ölümcül selamlar yolluyor. Üstelik 'okur'dan da öykü içinde öykü teknigiyle bir karakter yaratarak kendimizi uzaktan, çirilçiplak seyretmemize neden oluyor, saklanacak hiçbir yer bulamadan dosdogru girelim diye cümlelerin içine. Kisacasi hepimize açik açik meydan okuyor. Bu demir leblebiyi sindirebilecek cesareti olanlar! Afiyet olsun!
Kafka'yi nasil bilirdiniz? Aile kavrami zihninizdeki hangi ormanlara karsilik geliyor? Bir öykü en fazla kaç farkli biçimde anlatilabilir? Artik handiyse bir fenomen haline gelmis olan Gregor Samsa'nin varolusu ne böcek ne insan olabildigi karanlik, uçurumlu arafta nasil sarkaçlara tutunuyordu? Postmodern dünyanin bombalari yüregi kaç sizofrenik parçaya böler? Zaman mi görecelidir, yoksa hepimiz farkli aynalarda hep gözlerimizden vurularak mi öldürülürüz?Lance Olsen, Tedirgin Hazlar'da bir arayi, bir araligi, umudun durmadan yalnizlikla yer degistirdigi çikissiz bir kendine kapanisi, çocukluga, yoksulluga, siddete, sefillige ve bencillige teyelliyor. Bütün fenerleri en çok korktugumuz yerlerimizde gezdiriyor. Kliselerden bambaska bir özgünlüge ulasiyor. Nietzsche'nin Öpücükleri'nde sektirdigi taslari, -biri ceset- bes kisilik bir ailenin ve onlarin hizmetçilerinin, kiracilarinin, komsularinin, sevgililerinin kucagina düsürüyor. Dönüstügümüz 'seylere' hüzünlü, alayci, ölümcül selamlar yolluyor. Üstelik 'okur'dan da öykü içinde öykü teknigiyle bir karakter yaratarak kendimizi uzaktan, çirilçiplak seyretmemize neden oluyor, saklanacak hiçbir yer bulamadan dosdogru girelim diye cümlelerin içine. Kisacasi hepimize açik açik meydan okuyor. Bu demir leblebiyi sindirebilecek cesareti olanlar! Afiyet olsun!
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 136,50 | 136,50 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.