9789750858291
522492
https://www.merkezkitabevi.com/tesadufen-zumruduanka
Tesadüfen Zümrüdüanka
72.54
“Tesadüfen Zümrüdüanka” rüzgâr ya da güneş, çivi ya da duvar, kendisi ya da bir başkası arasında hiyerarşi kurmadan akan öykülerden oluşuyor. Elif Erdoğan ikinci öykü kitabında dile ve anlatılarına kendine has bir nezaketle yaklaşan tutumunu sürdürüyor..
“Zamanın nasıl da genişlediğini tadıyorduk,
yalan değil inan, tadıyorduk neymiş zaman,
nasıl uzarmış, genişlermiş, katlanır çoğalırmış. Bıraktım kazma küreği, köstebekleri, yuvaları, bir yaprağın üzerine çıkıp oturduk, bir nilüferin, ılık tatlı bir rüzgâr esiyordu. Susuyorduk. Zaman bir neşeydi dilimizin ucunda.”
“Zamanın nasıl da genişlediğini tadıyorduk,
yalan değil inan, tadıyorduk neymiş zaman,
nasıl uzarmış, genişlermiş, katlanır çoğalırmış. Bıraktım kazma küreği, köstebekleri, yuvaları, bir yaprağın üzerine çıkıp oturduk, bir nilüferin, ılık tatlı bir rüzgâr esiyordu. Susuyorduk. Zaman bir neşeydi dilimizin ucunda.”
“Tesadüfen Zümrüdüanka” rüzgâr ya da güneş, çivi ya da duvar, kendisi ya da bir başkası arasında hiyerarşi kurmadan akan öykülerden oluşuyor. Elif Erdoğan ikinci öykü kitabında dile ve anlatılarına kendine has bir nezaketle yaklaşan tutumunu sürdürüyor..
“Zamanın nasıl da genişlediğini tadıyorduk,
yalan değil inan, tadıyorduk neymiş zaman,
nasıl uzarmış, genişlermiş, katlanır çoğalırmış. Bıraktım kazma küreği, köstebekleri, yuvaları, bir yaprağın üzerine çıkıp oturduk, bir nilüferin, ılık tatlı bir rüzgâr esiyordu. Susuyorduk. Zaman bir neşeydi dilimizin ucunda.”
“Zamanın nasıl da genişlediğini tadıyorduk,
yalan değil inan, tadıyorduk neymiş zaman,
nasıl uzarmış, genişlermiş, katlanır çoğalırmış. Bıraktım kazma küreği, köstebekleri, yuvaları, bir yaprağın üzerine çıkıp oturduk, bir nilüferin, ılık tatlı bir rüzgâr esiyordu. Susuyorduk. Zaman bir neşeydi dilimizin ucunda.”
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 72,54 | 72,54 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.