Yıldız'da Kaos ve Tasfiye

Stok Kodu:
9789944978347
Sayfa Sayısı:
304
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2007-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Kategori:
%28 indirimli
200,00TL
143,00TL
Taksitli fiyat: 1 x 143,00TL
Stokta var
9789944978347
569665
Yıldız'da Kaos ve Tasfiye
Yıldız'da Kaos ve Tasfiye
143.00
II. Abdülhamid Osmanli Devleti'ni kendisinden önce hiçbir padisahin resmî ikametgâh olarak kullanmadigi Yildiz Sarayi'ndan idare etti. Dünya siyasetindeki dengelere buradan müdahale etti. Kendisini güvende hissettigi bu saray, onun hem ikametgâhi, hem de karargâhi oldu. Hayatinin çogu Yildiz'da geçtigi için, kendi zevkine ve merakina uygun islevlere sahip marangozhane, çini fabrikasi, hayvanat bahçesi, müze ve kütüphane gibi binalari da saray kompleksi içerisine aldi.Elbette güçlü ve biraz da kuskucu olan bu saray agirlikli yönetim için kapsamli bir teskilat gerekiyordu. Nitekim, Yildiz Sarayi'nin teskilat bakimindan büyüklügü hakkinda bir fikir vermek gerekirse, güvenlik amaciyla konuslandirilmis 15.000 kisilik askerî kuvvet hariç birakilirsa, 12.000 kisilik dev bir topluluga sahip oldugunu zikretmenin yeterli olacagini saniyoruz.Ancak, 31 Mart sonrasi Istanbul'u ugursuz bir sis gibi saran kaos ortami, Hareket Ordusu'nun Istanbul'a girisiyle Yildiz'a da siçradi. Yildiz'a giren Hareket Ordusu ve beraberindeki komitacilar, içeriye girer girmez boyutlari tam olarak asla belirlenemeyen bir yagmaya giristiler. Kütüphane, Bas-Hâfiz-i Kütüb'ün cansiperâne cesareti sayesinde kurtarilabildi. Kasalar kirildi, hatta gizli bazi kasalarin yerini söyletmek için II. Abdülhamid'in musâhiblerine iskence bile yapildi.Siyasî gelismeler, II. Abdülhamid'in tahtindan indirilmesi ve Selanik'e Alatini Köskü'ne sürgüne gönderilmesi ile sonuçlandi. Ardindan, komisyonlar olusturuldu. II. Abdülhamid'in maddî birikimi ve özellikle jurnaller dahil olmak üzere hersey tasfiye edildi ve ilgili kurumlar arasinda çarçabuk paylasildi. Müze ve kütüphane tasfiye edilen kurumlarin basinda yer aldilar. Mücevherler, Paris'te müzayedede satildi. Artik, II. Abdülhamid'in adi agizlara bile alinmiyordu. Kendisine “Hakan-i sâbik”, saltanat dönemi ise “devr-i sâbik” olarak telafuz ediliyor.Fakat tasfiyecilerin hakimiyeti de pek uzun sürmemis, Osmanli Devleti kisa bir süre sonra I. Dünya savasi'na girmis ve savasin sonucunda dünya sahnesinden silinmistir. Bütün bunlar göz önüne alindiginda denilebilir ki; II. Abdülhamid bir kaos içinde Yildiz Sarayi'ndan sürgüne giderken arkasinda koskoca bir “Devlet-i Aliyye”yi birakip gitmisti. Bu tasfiye de bir bakima Osmanli Devleti'nin tasfiyesi olmustur.
II. Abdülhamid Osmanli Devleti'ni kendisinden önce hiçbir padisahin resmî ikametgâh olarak kullanmadigi Yildiz Sarayi'ndan idare etti. Dünya siyasetindeki dengelere buradan müdahale etti. Kendisini güvende hissettigi bu saray, onun hem ikametgâhi, hem de karargâhi oldu. Hayatinin çogu Yildiz'da geçtigi için, kendi zevkine ve merakina uygun islevlere sahip marangozhane, çini fabrikasi, hayvanat bahçesi, müze ve kütüphane gibi binalari da saray kompleksi içerisine aldi.Elbette güçlü ve biraz da kuskucu olan bu saray agirlikli yönetim için kapsamli bir teskilat gerekiyordu. Nitekim, Yildiz Sarayi'nin teskilat bakimindan büyüklügü hakkinda bir fikir vermek gerekirse, güvenlik amaciyla konuslandirilmis 15.000 kisilik askerî kuvvet hariç birakilirsa, 12.000 kisilik dev bir topluluga sahip oldugunu zikretmenin yeterli olacagini saniyoruz.Ancak, 31 Mart sonrasi Istanbul'u ugursuz bir sis gibi saran kaos ortami, Hareket Ordusu'nun Istanbul'a girisiyle Yildiz'a da siçradi. Yildiz'a giren Hareket Ordusu ve beraberindeki komitacilar, içeriye girer girmez boyutlari tam olarak asla belirlenemeyen bir yagmaya giristiler. Kütüphane, Bas-Hâfiz-i Kütüb'ün cansiperâne cesareti sayesinde kurtarilabildi. Kasalar kirildi, hatta gizli bazi kasalarin yerini söyletmek için II. Abdülhamid'in musâhiblerine iskence bile yapildi.Siyasî gelismeler, II. Abdülhamid'in tahtindan indirilmesi ve Selanik'e Alatini Köskü'ne sürgüne gönderilmesi ile sonuçlandi. Ardindan, komisyonlar olusturuldu. II. Abdülhamid'in maddî birikimi ve özellikle jurnaller dahil olmak üzere hersey tasfiye edildi ve ilgili kurumlar arasinda çarçabuk paylasildi. Müze ve kütüphane tasfiye edilen kurumlarin basinda yer aldilar. Mücevherler, Paris'te müzayedede satildi. Artik, II. Abdülhamid'in adi agizlara bile alinmiyordu. Kendisine “Hakan-i sâbik”, saltanat dönemi ise “devr-i sâbik” olarak telafuz ediliyor.Fakat tasfiyecilerin hakimiyeti de pek uzun sürmemis, Osmanli Devleti kisa bir süre sonra I. Dünya savasi'na girmis ve savasin sonucunda dünya sahnesinden silinmistir. Bütün bunlar göz önüne alindiginda denilebilir ki; II. Abdülhamid bir kaos içinde Yildiz Sarayi'ndan sürgüne giderken arkasinda koskoca bir “Devlet-i Aliyye”yi birakip gitmisti. Bu tasfiye de bir bakima Osmanli Devleti'nin tasfiyesi olmustur.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,00    143,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat