Zamanı Gelmiş Düşünceler

Stok Kodu:
9786051804316
Sayfa Sayısı:
254
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Kategori:
%28 indirimli
278,00TL
200,16TL
9786051804316
387822
Zamanı Gelmiş Düşünceler
Zamanı Gelmiş Düşünceler
200.16
Insan deneyimi, zamani gelen bir düsünceden daha güçlü bir sey olmadigini kanitlamistir. Zamani gelmek bir dogum olayidir. Hiç bir dogum durdurulamaz. Ancak doganin, nasil bir hayat yasayacagi, nasil evrilecegi toplumsal sartlara baglidir.Dünyanin kendisi bir düsüncedir. Söz konusu yaradilissa, hayat ve evren bir düsünce ürünüdür. Düsünceyle degisirler. Bu anlamda düsünme bir eylem alanidir. Eski düsüncelere göre kurulmus bir düzenle, yenisiyle kurulacak arasinda sonsuz bir mücadele vardir. Devrim ve karsi-devrim; buyurganlik ve özgürlükçülük hep birer düsünce tarzidir.Düsünmeden yapilanlar içgüdüseldir. Bütün hareket eden canlilar içgüdüyle donatilmisken sadece insan düsünme yetisine sahiptir: Hayatini kurabilsin ve yönetebilsin diye. Bu ayni zamanda düzen kurmaktir. Düzenin en genis tanimlanmis biçimi uygarliktir. Eger bugün "basarisiz devletler" diye bir kavram varsa, çagdas uygarlikla eklemlenememis veya bagini koparmis devletlerden söz ediyoruz. Onlar, toplumlarinin asgari ekonomik, siyasi ve hukuki ihtiyaçlarini karsilayacak yetileri kalmamis veya olmayan devletlerdir.Böyle devletlerde/toplumlarda düsünmek tesvik edilmez. Sürüden ayrilmanin tehlikeleri vurgulanir ve farkli düsünmek cezalandirilir. Tesvik edilen, inanmak ve sürüye sadakattir. Günümüzde topluma hala bir sürü ve onu yönetmeye çobanlik olarak bakan insanlarin olmasi sasirticidir ama vardir.Onlar için düsüncenin temeli olan merak, sorgulama ve kusku birer sapmadir. Düsünceyi ve düsünce eylemini yasaklayarak bu "sapkinligi" durdurmak isterler. Yaptiklariyla toplumlarini biraz daha uygarliktan soyutlarlar.
Insan deneyimi, zamani gelen bir düsünceden daha güçlü bir sey olmadigini kanitlamistir. Zamani gelmek bir dogum olayidir. Hiç bir dogum durdurulamaz. Ancak doganin, nasil bir hayat yasayacagi, nasil evrilecegi toplumsal sartlara baglidir.Dünyanin kendisi bir düsüncedir. Söz konusu yaradilissa, hayat ve evren bir düsünce ürünüdür. Düsünceyle degisirler. Bu anlamda düsünme bir eylem alanidir. Eski düsüncelere göre kurulmus bir düzenle, yenisiyle kurulacak arasinda sonsuz bir mücadele vardir. Devrim ve karsi-devrim; buyurganlik ve özgürlükçülük hep birer düsünce tarzidir.Düsünmeden yapilanlar içgüdüseldir. Bütün hareket eden canlilar içgüdüyle donatilmisken sadece insan düsünme yetisine sahiptir: Hayatini kurabilsin ve yönetebilsin diye. Bu ayni zamanda düzen kurmaktir. Düzenin en genis tanimlanmis biçimi uygarliktir. Eger bugün "basarisiz devletler" diye bir kavram varsa, çagdas uygarlikla eklemlenememis veya bagini koparmis devletlerden söz ediyoruz. Onlar, toplumlarinin asgari ekonomik, siyasi ve hukuki ihtiyaçlarini karsilayacak yetileri kalmamis veya olmayan devletlerdir.Böyle devletlerde/toplumlarda düsünmek tesvik edilmez. Sürüden ayrilmanin tehlikeleri vurgulanir ve farkli düsünmek cezalandirilir. Tesvik edilen, inanmak ve sürüye sadakattir. Günümüzde topluma hala bir sürü ve onu yönetmeye çobanlik olarak bakan insanlarin olmasi sasirticidir ama vardir.Onlar için düsüncenin temeli olan merak, sorgulama ve kusku birer sapmadir. Düsünceyi ve düsünce eylemini yasaklayarak bu "sapkinligi" durdurmak isterler. Yaptiklariyla toplumlarini biraz daha uygarliktan soyutlarlar.
Iyzico ile güvenli ödeme
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 200,16    200,16   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat